Elinize sağlık. "Hatta 6-9 ay swap ödeyip, OIS sattıklarında nette TLREF-700bps civarında muazzam uygun bir maliyetle TL yaratıyorlar" saptamasını biraz açabilir misiniz? Bu işlem silsilesi düşük maliyetli TL yaratılmasını nasıl sağlıyor ve bu süreçte yabancı yatırımcı alıyorsa kayda değer ne gibi bir risk almış oluyor? Tşkr.
Şöyle anlatayım, şu anda xccy 3mth %35 ois 3mth %43, xccy payer ve ois receiver olduğunda 35’te borçlanıp 43 ile satmış oluyorsun. Aradaki fark net kar. He keza xccy 360 gün ve çeyreklik kupon ödüyor, ois 365 gün yılda bir kupon ödüyor, bu yüzden matematiksel olarak net spread 43-35=8 olmuyor. Swap limitlerinin kısıtlı olması sebebiyle, carry trade için tl long olanların, bu fazla tl’yi offshore’da plase edebilme seçenekleri kısıtlı bu yüzden xccy faizileri çok düşük. Ois ise policy rate’in türevidir ve onshore faizdir. Arada arbitraj fırsatı yarattık yabancı için.
"Yabancıda $30-35 milyar pozisyon olduğunu ve misal bunun $10 milyarı kapanmak isterse offshore TL faizlerin hızlıca %70-80 aralığına zıplayabileceğini düşünüyorlar. Kısaca yeni USDTRY satıcısı gelmedikçe carry trade için gelen ve içeride olan mevcut yatırımcıların hepsinin çıkabilmesi imkansıza yakın, burada kendi kendini besleyen bir döngü var."
Benim burada merak ettiğim, hedge'li olarak girilebilecek carry trade fırsatı da mevcuttu USD-TRY'de. Mesela 2025 yılbaşı itibarı ile yabancı bir gm fon 12 ay SOFR + 50bps ile borçlanıp TRY'ye girip faiz kazanmaya başlasa, çıkış için de faiz sonrası elinde kalacak kısım kadar fwd yapsa yine carry trade'den para kazanabiliyordu. Pratikte çoğu zaman gördüğümüz interest rate parity tutmaması durumu.
"Flowların hala geçici olduğunu ve mevcut paradigma çerçevesinde kalıcı ve yüklü bir flow gelmesini beklemiyorlar" seviyesinde Türkiye'de risk gören fonlar nasıl spot TRY'nin forward rate kadar artmaması riskini alıyorlar (CT ile equity yatırımı yapan aynı fon olmasa da aynı yatırım bankasının farklı departmanları olması mümkün mesela)? Neticede, son yıllarda da defalarca kanıtladığımız gibi bir anda her türlü olumsuz gelişmenin yaşanabileceği bir ülkeyiz. Equity riski almayı düşünmeyip spot'un ya da off-shore faizin fazla artma ihtimaline bel bağlamak da ne bileyim, what a diet, what a sauerkraut dedirtiyor insana..
Elinize sağlık. "Hatta 6-9 ay swap ödeyip, OIS sattıklarında nette TLREF-700bps civarında muazzam uygun bir maliyetle TL yaratıyorlar" saptamasını biraz açabilir misiniz? Bu işlem silsilesi düşük maliyetli TL yaratılmasını nasıl sağlıyor ve bu süreçte yabancı yatırımcı alıyorsa kayda değer ne gibi bir risk almış oluyor? Tşkr.
Şöyle anlatayım, şu anda xccy 3mth %35 ois 3mth %43, xccy payer ve ois receiver olduğunda 35’te borçlanıp 43 ile satmış oluyorsun. Aradaki fark net kar. He keza xccy 360 gün ve çeyreklik kupon ödüyor, ois 365 gün yılda bir kupon ödüyor, bu yüzden matematiksel olarak net spread 43-35=8 olmuyor. Swap limitlerinin kısıtlı olması sebebiyle, carry trade için tl long olanların, bu fazla tl’yi offshore’da plase edebilme seçenekleri kısıtlı bu yüzden xccy faizileri çok düşük. Ois ise policy rate’in türevidir ve onshore faizdir. Arada arbitraj fırsatı yarattık yabancı için.
Teşekkürler Altuğ Bey
Kalemine sağlık abi yine tornadan geçtik 🙏
"Yabancıda $30-35 milyar pozisyon olduğunu ve misal bunun $10 milyarı kapanmak isterse offshore TL faizlerin hızlıca %70-80 aralığına zıplayabileceğini düşünüyorlar. Kısaca yeni USDTRY satıcısı gelmedikçe carry trade için gelen ve içeride olan mevcut yatırımcıların hepsinin çıkabilmesi imkansıza yakın, burada kendi kendini besleyen bir döngü var."
Benim burada merak ettiğim, hedge'li olarak girilebilecek carry trade fırsatı da mevcuttu USD-TRY'de. Mesela 2025 yılbaşı itibarı ile yabancı bir gm fon 12 ay SOFR + 50bps ile borçlanıp TRY'ye girip faiz kazanmaya başlasa, çıkış için de faiz sonrası elinde kalacak kısım kadar fwd yapsa yine carry trade'den para kazanabiliyordu. Pratikte çoğu zaman gördüğümüz interest rate parity tutmaması durumu.
"Flowların hala geçici olduğunu ve mevcut paradigma çerçevesinde kalıcı ve yüklü bir flow gelmesini beklemiyorlar" seviyesinde Türkiye'de risk gören fonlar nasıl spot TRY'nin forward rate kadar artmaması riskini alıyorlar (CT ile equity yatırımı yapan aynı fon olmasa da aynı yatırım bankasının farklı departmanları olması mümkün mesela)? Neticede, son yıllarda da defalarca kanıtladığımız gibi bir anda her türlü olumsuz gelişmenin yaşanabileceği bir ülkeyiz. Equity riski almayı düşünmeyip spot'un ya da off-shore faizin fazla artma ihtimaline bel bağlamak da ne bileyim, what a diet, what a sauerkraut dedirtiyor insana..
Aras Orhan